Tuz Hanı

Yapı, Osmanlı han mimarisi içinde tek avlulu, iki katlı hanlar grubuna girer. Hanin kitabesi olmadığından ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir. Fakat hicri 11. yüzyıla ait Antep Şer'i Mahkeme Sicilleri'nde ve Antep' e 1648 yılında gelen Evliya Çelebi'nin Seyehatnamesi'nde Tuz Hanının adı geçmektedir. Bu nedenle, Tuz Hanının 16.yy'ın sonlarında inşa edildiği düşünülmektedir. Hanın işlevine uygun olarak, zemin kattaki mekanlar depo, ahır ve dükkan olarak, üst katta yer alan odalar ise yolcuların konaklaması amacıyla yapılmıştır. Hanın kuzey ve doğu cepheleri caddeye, güney cephesi ara sokağa açılır, batı cephesi de başka binalar tarafından kapatılmış durumdadır. Han oldukça sade olup yalnızca kuzey cümle kapısı siyah-beyaz taşlardan oluşturulmuştur. Hanın giriş kapısı dışındaki kısımlarda sarımtırak renkte küfeki kesme taş işçilik görülmektedir. Günümüzde Tuz Hanında yer alan bütün mekanlar depo ve dükkan olarak, avlu ise otopark olarak kullanılmaktadır. Hanın büyük bir bölümünde kapı ve pencereler alüminyum olarak değiştirilmiş ve giriş cephesinde yer alan dükkanların bir kısmında ise çeşitli ondüle malzemelerle örtüler yapılmıştır. Avluya açılan bazı mekanlar orijinal özelliklerini büyük ölçüde kaybetmişlerdir. Önceden avlunun orta kısmında bir kuyu bulunmaktaymış, bugün ise bunun yerine bir şadırvan yapılmıştır.